Bağlar ıssız kaldı bülbül ötmeye
Evler viran kaldı figan etmeye
Irmak azık aldı üç gün yetmeye
Zilfi'yi sorguna çal Kızılırmak
Kızılırmak ne belalı başın var
Hakka yaramadık senin işin var
Nuri yavrucuğum üç kardeşi var
Al gitme Nuri'mi dur Kızılırmak
Ala ördek olsam uçmam kıyından
Zaten hoşlanmazdım senin huyundan
Abı zemzem olsa içmem suyundan
Suyunu böğrüne çal Kızılırmak
Kanlı Kızılırmak pek zalim akar
Ayrılık ateşi ciğerim yakar
Gözleyin Nuri'mi nereden çıkar
Nuri'mi kenara çal Kızılırmak
Kızılırmak hep etrafın dağ mıdır
Dört tarafın lale sümbül bağ mıdır
Haber ver nerede Nuri'm sağ mıdır
Ciğerin acısı zor Kızılırmak
Engin uçar Kızılırmak kuşları
Akar durmaz gözümüzün yaşları
Nettin adadaki kanlı leşleri
Hasret kefenine sar Kızılırmak
Devrildi şu sandal deryaya daldı
Gelin kız kalmadı yüzüne yağdı
Zilfi kız boğuldu ciğeri yandı
Zilfi'yi geriye ver Kızılırmak
Nuri'min sinesi bülbülün yurdu
Zilfi'min feryadı sinemi deldi
İki yiğidimi elimden aldı
Nice canlar yedim der Kızılırmak
Bahar gelir senin suyun çoğalır
Eser poyraz düz ovaya dağılır
Nuri'm çok küçük de suda bunalır
N'olur insafa gel Kızılırmak
Der Said'im arşa çıktı figanım
Elimden uçurdum bir çift doğanım
Biri yiğenimdi biri ciğerim
Mahşerde davacın var Kızılırmak
Kırşehirli Aşık Said Kırşehir Muzaffer Ergün, Toklumenli Âşık Said, Kırşehir Bas. 1938, s.2; Öyküleriyle Kırşehir Türküleri, Destanları, Ağıtları – Baki Yaşa Altınok, Oba Yayıncılık, Mayıs – 2003, Ankara, s.173-174.