Hafo'mun evi kaya başında (a leylim)
Oyalı yazma yandı kaşında
(Vay beni ben ölem)
Şevki'nin aklı yoktur başında (a leylim)
Dağlar daldadır gözüm yoldadır
(Vay beni ben ölem)
Hamamdan çıkmış elleri kına (a leylim)
Binmiş paytona çıkmış seyrana
(Vay beni ben ölem)
Şevki bu derde de nice bir yana (a leylim)
Dağlar daldadır gözüm yoldadır
(Vay beni ben ölem)
Hamamdan çıkmış gider yoluna (a leylim)
Şeveler takmış pambuk koluna
(Vay beni ben ölem)
Mevlam sabur ver şevki kuluna (a leylim)
Dağlar daldadır gözüm yoldadır
(Vay beni ben ölem)
***
Mehmet Özbek, "Folklor ve Türkülerimiz" adlı
kitabında türküyü şu şekilde aktarmaktadır
(Yayın No.91, s.171)
Hafo'mun evi kaya başında ala leylim
Oyalı yazma yandı kaşında vay beni
Şavkı'nın aklı yoktur başında ala leylim
Dağlar daldadır gözüm yoldadır vay beni
Kız kaşın gözün adam aldadır vay beni
Hafo'mun evi kayaya bakar ala leylim
Akşamdan sonra çıralar yakar vay beni
Şavkı'nın durmuş yoluna bakar ala leylim
Dağlar daldadır gözüm yoldadır vay beni
Kız kaşın gözün adam aldadır vay beni
Hamamdan çıkmış gider yoluna ala leylim
Şeveler takmış pambuk koluna vay beni
Mevlam sabır ver Şavkı kuluna ala leylim
Dağlar daldadır gözüm yoldadır vay beni
Kız kaşın gözün adam aldadır vay beni
Abdullah Tunç Harput "Hafo'mun evi kaya başında" adıyla da bilinen bu türkü, Mehmet Özbek tarafından derlenmiştir.