Bir avuç topraktan halk etti Mevla
Cemi mahlukattan ol oldu evla
Meskeni idi cennet-i âla
Pir hep insana kalmadı dünya
Sahih söylerim demem yalanı
Üstaz bilirim haber alanı
Doldurdu gemiye ümmet olanı
Naci-i tufane kalmadı dünya
Ol Kabetullah'ı bina eyleyen
Huda'sı kendine nida eyleyen
Oğlunu dostuna feda eyleyen
Halilürrahman'a kalmadı dünya
Hüsnünü görenler hayran olurdu
Gözleri canlara canan olurdu
Aşkıyla Zeliha nalan olurda
Yusuf-u Kenan'a kalmadı dünya
Mat etti Firavni duası ile
Mucizat gösterdi asası ile
Söyleşirdi Tur'da Huda'sı ile
Musa-i zişane kalmadı dünya
Hak ana lütfundan ihsan eyledi
Hatem-i mucizi bürhan eyledi
Cümle mahlukata sultan eyledi
Sultan Süleyman'a kalmadı dünya
Nebatatın hep ismini bilirdi
Döşürüben cümlesinden alırdı
Çıkmadık canlara derman bulurdu
Hazreti Lokman'a kalmadı dünya
Nefha-i ruh ile cihana geldi
Tıfl iken kudretle lisana geldi
Muciz ile mevta hoş cana geldi
İsa bahşi cana kalmadı dünya
Rabbim kendine habibim derdi
Ay mucizatle koynuna girdi
Heman bir gecede miraca erdi
Mahbub-u Yezdan'a kalmadı dünya
Ederim methini dinleyin işi
Nice kalelere atardı taşı
Giderdi gazaye keserdi başı
Ol Şah-i Merdan'e kalmadı dünya
Ali de seyretti kendinden ere
Hiçbir şey dayanmaz kuvvete zora
Dizece giderdi bastığı yere
Rüstem-i devrane kalmadı dünya
Deyemem anların birini daha
Çok gazalar kılıp çekti çok cefa
Çarh-ı çemberden olmadı reha
Katil kahramana kalmadı dünya
Dize kadar Kafdağı'nı kaldıran
Erliğini şol aleme bildiren
Din yolunda nice kafir öldüren
Hamza pehlivana kalmadı düna
Birinin zihr ile oldu bağrı kan
Biri Kerbela'da susuz verdi can
Gör nice zalimdir bu fani cihan
Şah-i Şehidan'e kalmadı dünya
Bunca şahlar geldi vefa görmedi
Hiçbirisi bunda safa sürmedi
Her kim geldi ise bunda durmadı
Her gelen cihane kalmadı dünya
Taştemur'um der ki demem ben hata
Aklı olan benim öğüdüm tuta
İnanmayın devlet ile ziynete
Nice zor şahana kalmadı dünya
Taşdemir Gaziantep İbrahim Hevaî cönkünden aktarılmıştır. Folklor Derlemeleri: İlbeyli Türkmenleri Arasında, Ömer Özbaş, Gaziantep Hallkevi Dil, Edebiyat, Tarih Şubesi Yayınlarından 29, Gaziantep, 1939.