Azrail serime çöktüğü zaman
Kırılır kanadım kol yavaş yavaş
Mevlam nasip etsin din ile iman
Akar gözlerimden sel yavaş yavaş
Yüksek uçan gönül yorulur bir gün
Nizam terazisi kurulur bir gün
Herkesin ettiği sorulur bir gün
Döner mi yarabbi dil yavaş yavaş
Mezarım üstüne dikerler taşı
Kimin gölgesinde saklarsın başı
Baba oğlu görmez kardaş kardaşı
Giden geri dönmez yol yavaş yavaş
Isıcak ılıman suyun koyarlar
İyi kötü elbisemi soyarlar
Mesleki’yem öldüğümü duyarlar
Girer salacama el yavaş yavaş