Rahmediniz bekçinize
Yorulmuş çok geze geze
Akçelerin envaini
Saysam gerek bu şeb size
Söyletir dürr ü meknuni
Kim olmaz onun meftuni
Gayetle müferrihtir
Bacaklı Macar altını
Altının cümlesi mergub
Herkesin yanında matlub
İsterim bari Hüda’dan
Yüz bin dane zer-i mahbub
Ademin açılır gözleri
Daima şen olur yüzi
Her kimin olsa koynunda
Fındık altınının yüzü
Kiminin koynunda dolu
Kiminin erişmez eli
Sevmeyen zincirli altını
Ya velidir yahut deli
Söyleyeli bekçi nider
Yeni kuruş başla gider
Tokadı elli paraya
Almağa bakkal naz eder
Edeyim sana horata
Behane olmaz kır ata
Gel sakın darılma bekçi
Bahşiş gelirse zolata
Yarımlık sülüs ile urup
Nevler muşambaya sarıp
Bekçi muşambaya sarmış
Bir akçelik mangır alıp
Ufak akçe para ile
Gayetle rağbetli hele
Umarım a bekçi bize
Turalı çil para gele
Sözüm sana değildir kem
Sevme gel altını her dem
Bekçi sen altın taşıma
Sarılığa uğrar adem
Geceler bekçi yüriyor
Yüreğin yağı eriyor
Bekçi altınla kuruşu
Hele sarrafta göriyor
Muhtar Yahya Dağlı
İstanbul
C.H.P. Eminönü Halkevi, Kütüphane ve Yayın Kolu, Destan Serisi 1 – İstanbul Mahalle Bekçilerinin Destan ve Mani Katarları – Derleyen: Muhtar Yahya Dağlı – Basan ve yayan: Türk Neşriyat Yurdu – İstanbul – 1945.
https://www.turkudostlari.net/soz.asp?turku=14438